Istranca Ormanlarını yok etmek için 1 imza yeterli mi!
Kıyıköy’den karaya çıkarak Istranca Ormanlarını adeta ikiye bölen “Türk Akımı Kara Kısmı-II Doğal Gaz Boru Hattı” projesiyle ilgili Kıyıköy’de Halkın Katılımı Toplantısı düzenlendi. CHP Kırklareli Milletvekili Türabi Kayan, Doğal Yaşamı Koruma Vakfı ve Saray Doğayı Koruma Derneği yöneticileri ile Kıyıköylü vatandaşların yoğun itirazları eşliğinde gerçekleşen toplantıda, Türk Akımı Projesi’nin kısa sürede, başta bölgenin geçim kaynakları ve ormanlık alan üzerinde olmak üzere, büyük bir yıkıma neden olduğu dile getirildi. Kıyıköylülerin eleştirilerine “Bizim de yapacak bir şeyimiz yok, itirazlarınızı CİMER’e iletin” yönünde yanıt veren Çevre Şehircilik Bakanlığı Yetkilileri, sadece 1 kişinin imza attığı toplantı katılım tutanağını alarak Kıyıköy’den ayrıldılar.
Boru Hatları İle Petrol Taşıma Anonim Şirketi’nin (BOTAŞ) Kırklareli, Vize, Kofçaz, Pınarhisar ilçeleri ile Tekirdağ Saray ilçesinde yapmayı planladığı “Türk Akımı Kara Kısmı-II Doğal Gaz Boru Hattı” projesinin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) kapsamında Halkın Katılım Toplantısı düzenlendi.
“HALKA GERÇEĞİ ANLATMIYORSUNUZ!”
Bugün saat 09.30’da Kıyıköy Belediyesi’nin Çok Amaçlı Salonu’nda gerçekleşen toplantıya, CHP Kırklareli Milletvekili Turabi Kayan, Doğal Yaşamı Koruma Vakfı ve Saray Doğayı Koruma Derneği yöneticileri ile Kıyıköylü vatandaşların itirazları damga vurdu. BOTAŞ ve Çevre Şehircilik Bakanlığı yetkililerinin halka gerçekleri anlatmadığını söyleyen vatandaşlar, projenin şimdiden Kıyıköy’de büyük bir yıkıma neden olduğunu dile getirdiler.
“HALKI KANDIRMA TOPLANTISI!”
Çevre Şehircilik Bakanlığı ve BOTAŞ yetkililerinin gerçeklerden uzak bir sunum yaptığını ifade eden Saray Doğayı Koruma Derneği Üyesi Turgay Karabulak, “Bu toplantının sadece adı halkı bilgilendirme toplantısı. Siz burada halkı doğru bir şekilde bilgilendirmiyorsunuz. Halkın göreceği zararı açıklamıyorsunuz. Balıkçılıkla ilgili teminat vermiyorsunuz. Orman kısmı ile ilgili projenin vereceği zararı anlatmıyorsunuz. Kıyıköy’de balıkçılık, mantarcılık ve hayvancılık yapılamayacak duruma geliyor, bunları neden anlatmıyorsunuz? Bilgilendirme toplantısının asıl amacı bunlar olmalı. Ama siz halkı bilgilendirmiyorsunuz. Sadece projenin size göre güzel taraflarını anlatıyorsunuz. Allayıp pullayıp burada halkı kandırmaya çalışıyorsunuz. Bu bilgilendirme değil, halkı kandırma toplantısı.”
“1 KİŞİ TUTANAĞA İMZA ATIYOR, SİZ BUNA HALKIN KATILIM TOPLANTISI DİYORSUNUZ”
TürkAkım Projesinin ne olduğunu Kıyıköylülerin yaşanan yıkımla gördüğünü ifade eden Saray Doğayı Koruma Derneği Başkanı Av. Mustafa Kurtul Karabulutlar, şöyle konuştu:
“Prosedürü savmak için iş yapıyorsunuz. Halkın katılımı toplantısı diyorsunuz. 1 kişi tutanağa imza atıyor. Siz devam ediyorsunuz. Olması gereken şey, halk katılmamıştır, tepkilidir deyip tutanakla kapatmaktır toplantıyı. Ama siz ısrarla kolluk kuvvetleri vasıtasıyla işimizi yapacağız diye anlatmaya devam ediyorsunuz. Bu yaptığınız doğru bir şey mi? Proje tanıtım dosyasında halkın göreceği zararları yazmıyorsunuz. Ondan sonra diyorsunuz ki bu bir ön bilgilendirme. Ön bilgilendirmeye de gerek yok. Biz 1 senedir yaşıyoruz. Ne duruma geldiği belli buranın, Saray’ın. 1 tane koy gitti, bu kadar orman gitti. Yapmış olduğunuz zararları siz bilmiyor musunuz? Mahvettiniz ortalığı. Biz bu gerçekleri yüzünüze defalarca söyledik, daha önceki halkın katılım toplantısında tutanak düzenledik. Defalarca başvuruda bulunduk. Kim dinledi bizi. Bizim dilekçemize kim cevap verdi? Hiç kimse. Geldiler para dağıttılar gittiler. Geldiler korkuttular gittiler. Biz bu hukuksuzluğa karşı yine dava açacağız. Yürütmeyi durdurma kararı vermeyecekler. Dava 3 sene sürecek. Bu proje bitecek. Ondan sonra davayı biz kazanacağız. Her seferinde aynı şey oluyor. Dekarlarca orman gitti. Bunun sorumlusu kim? Çevre ve Şehircilik Bakanlığı proje sunarken sahibi gibiymiş gibi savunuyor 3 yıl boyunca. Ondan sonra dönüyor burasını ağaçlandıralım diyor. Eski haline getirdiniz mi diye de hiç sormuyorsunuz.”
“KALBİ OLAN İNSAN BU KIYIMA DAYANAMAZ”
TürkAkımı yetkililerinin halkın gözünü boyamak için Kıyıköy’de para dağıttığını ifade eden Doğal Yaşamı Koruma Vakfı(DAYKO) Başkanı Nusret Türkkan, “Burada kimse ses çıkarmasın diye balıkçılara para dağıtılıyor, göz boyamak için bazı işler yapılıyor. Şimdi biz ne yapalım, nereye itiraz edelim? 3 tane ÇED geçmiş. 3 tane ÇED’e itiraz etmişiz cevap veren yok. Ormanlarımız gitti, koca bir orman gitti. O yetmedi yanında rüzgar gülleri. O yetmedi öbür tarafta taş ocakları, uranyum madenleri var şimdi. Bakanlık tebliğ yayınladı balıkçılıkla ilgili boru hattı üzerinde. Burada balık yakalayanlar için yasa gereğince hakkında işlem uygulanacaktır diye. Uluslararası bir anlaşma nereye itiraz edeceksin? Zaten ona itiraz edecek bir devlet memuru kurum da yok. Herkesi satın aldılar. 10 lira’ya 20 lira’ya 2 bin liraya satın aldılar. Kalbi olan insan şu yağmaya bu kıyıma dayanamaz” açıklamasında bulundu.
“BİZİ DAVET EDİYORSUNUZ AMA GÖRÜŞLERİMİZİ CİDDİYE ALMIYORSUNUZ”
Toplantıda Kıyıköylüler adına konuşan bir vatandaş şunları ifade etti:
“Bizler orman köylüsü olarak zarar göreceğimizi raporlarda ısrarla söylediğimiz halde Orman Bakanlığı zarar görmeyecektir şeklinde bize rapor yazdı. Bizim hiçbir lafımız ciddiye alınmadı. Bizim söylediklerimizin hiçbiri uygulanmadı. Biz halkız. Bu bilgilendirme toplantısının bir amacı yok ki. Bizim söylediklerimiz bize kötü olarak döndü. Biz halkından tut idarecilerine kadar orman köylüsünün zarar göreceğini üstüne basa basa bildirdik. Orman Bakanlığı’ndan orman köylüsünün zarar görmeyeceği şeklinde ÇED raporu geldi. Bu nasıl bir çelişki? Bizim görüşümüz ciddiye alınmayacaksa bizi neden burada toplamaya çalışıyorsunuz?”
“TÜRKAKIMI’NIN TÜRKİYE’YE BİR FAYDASI YOK”
TürkAkımı Projesinin Türkiye’ye hiçbir faydası olmadığını, buna karşın Trakya’ya büyük bir yıkım getireceğini ifade eden CHP Kırklareli Milletvekili Türabi Kayan şunları ifade etti:
“Orman buradaki halkın yaşamı. Devlet halkın yaşam alanını katlediyor. Hiçbir itirazını kabul etmiyor. Hiçbir itirazını değerlendirmiyor. Hiçbir çıkış yolu yöntemini kabul etmiyor. Siz de gelmişsiniz burada sanki bu insanlar yokmuş gibi istediğimizi yaparız diyorsunuz. Vatandaşın yaşam hakkına müdahale ediyorsunuz. Türk insanın burada faydası, menfaati nedir? Ne faydası var ne geçecek Türkiye’nin eline. Koca bir hiç. Ama bu kadar alan, balıkların yaşam alanı mahvolacak. Buradaki insanların orman yaşamları mahvolacak. Tarım alanlarının olduğu araziyi yok edeceksiniz. Türkiye ne kazanacak, var mı Türkiye’nin kazanacağı bir şey? Hayır, yok. Sadece efendileriniz emperyalistlerin gönlünü almak için biz burada topraklarımızı kullandıracağız. Ankara’da söyledim Çevre Bakanlığı’nda yapılan toplantıda. Buradaki gerek hamsinin gerek istavritin yaşam alanı bitecek. Burada karaya çıkacak olan boru hattının altındaki toprak ile denizin çamura bulanacağını ve bu hayvanların hepsinin yok olacağını defalarca söyledim. Ne oldu sonuç çıktı mı? Deniz ürünleri fakültesinden bir kişi doğruyu söylemedi korkudan. Devlet böyle mi olur? Hak, hukuk adalet böyle mi olur? Sizin tutacağınız rapor şöyle olmalı bu halk devletin yaşam alanını daralttığının, yok ettiğinin kanaatinde. Ondan dolayı devlete de zerre güveni kalmamıştır. Burada yaptığınız toplantıda halk sizi dinlemiyor, çünkü konuşacağınız hiçbir şeyin kaile alınacak bir tarafı yok. Hal böyleyken, sizin ‘halk olmadığından dolayı toplantıyı yapamadık’ şeklinde tutanak tutmanız gerekiyor. Neden bunu yapmıyorsunuz?”
“1 KİŞİNİN KATILDIĞI BİR HALKIN KATILIM TOPLANTISI YOK HÜKMÜNDEDİR”
Vatandaşların, doğa derneği yöneticilerinin ve Milletvekili Kayan’ın itirazlarını ve eleştirilerini tutanağa geçireceklerini ifade eden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri, “Bizim de yapacak bir şeyimiz yok, itirazlarınızı CİMER’e iletin, belki çözüm bulunur” diyerek, Kıyıköylülere tavsiyede bulundular. Saray Doğayı Koruma Derneği Başkanı Mustafa Kurtul Karabulutların ‘1 kişinin katıldığı bir Halkın Katılım Toplantısı yok hükmündedir’ uyarısına rağmen, Çevre Şehircilik Bakanlığı yetkilileri 1 kişinin imza attığı toplantı katılım tutanağını alarak Kıyıköy’den ayrıldılar.