Trakya’nın yok edilmesine sessiz kalmayalım!
Saray Doğayı Koruma Derneği, Güngörmez ve Bahçeköy Ormanlarında on binlerce ağacın kesilmesine neden olmasının yanı sıra, bölgedeki sit alanlarına, içme suyu kaynaklarına, tarım alanlarına ve yerleşim bölgelerine geri dönüşü imkânsız zararlar verecek Türk Akımı Kara Kısmı Doğal Gaz Boru Hattı Projesinin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecinde yer alan Halkın Katılımı Toplantısının Saray İlçe Müftülüğü Konferans Salonu’nda yapılacak olmasına tepki gösterdi. Saray’ı adeta ikiye bölecek bir projenin toplantısının halkın manevi ve dini duygularının hizmetinde olması gereken bir binada yapılmaya çalışılmasını laiklik karşıtı bir eylem olarak değerlendiren ve kabul edilemeyeceğini belirten Saray Doğayı Koruma Derneği, Saray halkına yaptığı çağrıda “24 Ocak Çarşamba günü saat 12.30’da müftülük binası önünde bu katil projeye ve halkın katılımı toplantısının müftülük binasında olmasına tepkimizi basın açıklamasıyla göstereceğiz. Trakya’yı göz göre göre yok edilmesine sessiz kalmayacak herkesi bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Saray Doğayı Koruma Derneği yayınladığı basın duyurusu ile Saray halkını Türk Akımı Projesi’ne ve proje kapsamında düzenlenecek halkın katılım toplantısının Saray İlçe Müftülüğünde yapılacak olmasına tepki göstermeye davet etti.
TRAKYA’YA GERİ DÖNÜŞÜ İMKANSIZ ZARARLAR VERECEK
Doğayı Koruma Derneği’nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Türk Akımı Kara Kısmı Doğal Gaz Boru Hattı projesinin ‘halkın katılımı’ toplantısının 24 Ocak Çarşamba günü saat 13.00’te Saray İlçe Müftülüğü konferans salonunda yapılacağını öğrenmiş bulunuyoruz. Söz konusu projenin; bölgemizin sit alanlarına, içme suyuna, tarım alanlarına ve yerleşim bölgelerine geri dönüşü imkansız zararlar vereceğini, bu hattın Pabuç Deresi, Kazan Deresi, Vize Dere ve Kuru Dereyi keseceğini, on binlerce ağacı yok edeceğini, Bahçeköy, Güngörmez, Saray Merkez, Edirköy, Çukuryurt, Kurtdere, Sinanlı ve Osmanlı mahallelerimizden geçerek Saray’ı adeta ikiye böleceğini ve komşu yerleşim alanlarımız Kıyıköy ve Vize’ye de geri dönüşü imkansız zararlar vereceğini, bakanlığa sunulmuş dosyadan biliyoruz.
ADI TÜRK AKIMI AMA BÖLGEMİZE HİÇ BİR FAYDASI YOK
Bu doğa katili projenin aynı zamanda bölgemizin geçim kaynağı balıkçılık, mantarcılık, arıcılık faaliyetlerine vereceği zarar ortadadır. Adı ‘Türk’ akımı olmasına rağmen, ülkemize ve bölgemize hiçbir faydası olmayıp, birçok zararı bulunan bu projenin, halkın katılımı toplantısının Saray İlçe Müftülük binasında yapılacak olması başlı başına bir skandaldır.
HALKIN KATILIMI TOPLANTISI NEDEN MÜFTÜLÜK BİNASINDA YAPILIYOR
Soruyoruz; Müftülüğün ya da müftülük binasının görevi Trakya’yı mahvedecek bu projeyi legalleştirmek midir?
2015 yılında Trakya halkının mücadelesi ve tepkisi dolayısıyla Kıyıköy’de yapılamayan toplantıyı şimdi Saray Müftülük binasında yapılmasının amacı nedir?
Halkın dini ve manevi duygularının hizmetinde olması gereken binada, nasıl olur da Trakya’ya büyük zararlar verecek bir projenin toplantısı gerçekleştirilmek istenmektedir? Bundan sonra belirleyeceğiniz toplantı yerleri camiler mi olacaktır?
TRAKYA’NIN GÖZ GÖRE GÖRE YOK EDİLMESİNE SESSİZ KALMAYALIM
Birilerinin ceplerini doldurmak uğruna, Trakya’yı katletmeyi hedef alan bu projenin toplantısının, halkın manevi ve dini duygularının hizmetinde olması gereken bir binada yapılmaya çalışılması net bir şekilde laiklik karşıtı bir eylemdir. Kabul edilemez.
24 Ocak Çarşamba günü saat 12.30’da müftülük binası önünde bu katil projeye ve halkın katılımı toplantısının müftülük binasında olmasına tepkimizi basın açıklamasıyla göstereceğiz. Trakya’yı göz göre göre yok edilmesine sessiz kalmayacak herkesi bekliyoruz.”