Ardından “İyi Ki” Dedirten Bazı Başlangıçlar

Ardından “İyi Ki” Dedirten Bazı Başlangıçlar
Yayınlama: 09.07.2020
A+
A-

Karantina günlerinde geçip giden günlere bakmadık, gidişlerini pek de umursamadık. Aslında tek istediğimiz bir an önce bu hastalığı yenmek ve günlük hayatlarımıza geri dönebilmekti. Bu esnada belki biraz kendimizi ve dönmek istediğimiz hayatları sorguladık. Değiştirmek istediğimiz şeyleri bulduk ve belki de değişime şimdiden başladık.
Ben bugün geçmişe ufak bir yolculuk yaptım. Geçen sene 23 Nisan’da, gönüllüsü olduğum Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın Yeniköy Birimi’nden gönüllülerle beraber bir ilkokulun bahçesine giderek; resmi töreni takiben orada çocuklarla ebru, yüz boyama, balonlardan şekil yapma gibi çeşitli etkinlikler gerçekleştirmiştik. Ufacık malzemelerden yarattıkları ufacık şeylerle mutlu olan yüzlerini asla unutamam.
Onlara adanan bir bayramları olması, kendilerini çok özel hissettiriyordu. Ama bizler de kendimizi özel hissediyorduk çünkü orada gönüllü olarak o anlara tanıklık etmek ve kendi çocukluğumuza gidebilmek eşsiz bir duyguydu. Hani yaşamayanın pek anlayamayacağı türden…
Ne var ki; gönüllülük hep tek taraflı olarak düşünülüyor toplumumuzda. Birileri için karşılık beklemeden bir şeyler yapmak olarak da tanımlanıyor. Genel bakış açısını gösteren bu tanım maalesef ki yılların gönüllüsü olan bana oldukça sığ geliyor.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nda üç yıldır gönüllüyüm. Daha önce de birçok mecrada gönüllü olarak çalışmış ve özellikle üniversitedeyken, gönüllülüğü anlatmaya çalıştığım çoğu insan tarafından sessizce yargılanmıştım. “Bu kadar vaktini ayırdığı bir şeyden, üstelik hiçbir karşılık da almıyor. Ne kadar mantıksız.” dedikleri okunuyordu yüzlerinden. Halbuki gönüllü olma kavramı hem her gün bana bir şeyler öğreten, bakış açımı ve hayal gücümü geliştiren koskocaman bir dünyadan geliyor. Hem de bilinenin aksine asla karşılıksız yapılmıyor; sadece alınan karşılık insan ruhuna dokunan türden bir karşılık… Bu yüzden de yıllardır benim için neden bu kadar vazgeçilmez olduğunu anlatmam gerçekten çok zor. Bana kalırsa herkes bu kavramın içini hayatında en azından bir kez kendine göre doldurmalı. Yani kendi gönüllülük hikayesinin kahramanı olma duygusunu tatmalı.
Çeşitli değişikliklere doğru adım atabileceğimiz bu yeni nadas döneminde, belki bunun üzerine de biraz düşünebilir, gönüllülük adına neler yapabileceğimizi araştırabiliriz. Eğer başlarsanız, size nasıl bir yolculuk olacağını anlatamam ama asla pişman olmayacağınıza dair söz verebilirim. Ben her aklıma geldiğinde “iyi ki Deniz” diyorum çünkü kendime. Sonradan “iyi ki” diyeceğimiz başlangıçlara da Edip Cansever’in dizeleriyle dokunmak isterim:
“Bütün iyi kitapların sonunda
Bütün gündüzlerin, bütün gecelerin sonunda
Meltemi senden esen
Soluğu sende olan
Yeni bir başlangıç vardır
 
Parmağını sürsen elmaya, rengini anlarsın
Gözünle görsen elmayı, sesini duyarsın
Onu işitsen, yuvarlağı sende kalır
Her başlangıçta yeni bir anlam vardır.
 
Nedensiz bir çocuk ağlaması bile
Çok sonraki bir gülüşün başlangıcıdır.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.